Yaman gazeteciye hüzünlü veda.. Cemil Özyıldırım yazdı

Tahir Yaman

2 yaşında iken annesi Zahide hanımı kaybetti. Babası Abit Bey, bakamadığı oğlunu bir aileye eedvlatlık olarak verdi. Hayatı büyük zorluklar içinde geçti. 15 yaşına geldiğinde her çeşit işte çalıştı. Marangozluk, seyyar satıcılık, meydanlarda polaroid bir makine ile şipşakçılık bile yaptı. Taaaa ki, biriktirdiği para ile bir fotoğraf makinesi alınca, gazeteciliğe özendi. Çektiği resimleri göstermek ve gazete-gazete dolaşmaya başladı. Hergün ve daha sonra Damga gazetelerinde foto muhabiri olarak iş buldu. Daha çok toplumsal resimler çekiyor, gazetelerde yayınlanıyordu. Kısa sürede bir çevre edindi. İyi kalpli tutumu, yardımsever tavrı, insani yaklaşımı ve çalışkanlığı ile kendisini sevdirdi. Bu karakter yapısı ile Dünya gazetesinde profesyonel gazeteciliğe adımını attı. Daha sonra Milliyet, Hürriyet, Bulvar, Kanal 6, Show TV, Kanal D, Sabah Gazetesi, Magazin Forever, Meydan gazetesinde mesleğini sürdürdü. Magazin gazeteciliğine yoğunlaştı. 1980’yılı sonlarında evlendi, bir kız çocuğu oldu.

Sanatçıların gece gündüz peşinde koşan, bir resim uğruna her tehlikeyi göze alan bir muhabir tipi değildi Tahir Yaman. Aksine sanatçıların her zaman yanlarında görmek istediği bir gazeteciydi. Çünkü sanat ve müzik dünyası ile hiç kavgalı olmadı, sevildi, saygı gördü, özel toplantılara, söyleşilere davetler aldı, onların anılarını paylaştı. Yanında arkadaşları ile Trump AVM’de bayram alış-verişi yaparken, geçirdiği kalp krizi sonucu kaybettiğimiz Tahir Yaman’’ın, bende de özel bir yeri vardı. Tahir Yaman 1953 yılında Konya’da doğdu. İzmir Buca Eğitim Enstitüsünden mezun oldu. Mesleğe Dünya gazetesinde başladı. Kısa sürede sivrilen, değişik bir meslek insanıydı. Bulvar gazetesinde Haber Müdürü iken, Dünya gazetesinden ayrılanca bir tavsiye üzerine onu Bulvar gazetesi kadrosuna almıştım. Daha sonra ki yıllarda, Hürriyet’in Kelebek gazetesinde istihbarat şefliği yaptığım dönemde de bana telefonla iş aradığını söyleyince, rahmetli Çetin Emeç’in onayı ile yine birlikte olduk. Bu arada beni mutlu kılan bir olay da, evliliğine ön-ayak olmamdı. Ona olan güvenim hiç sarsılmadı. Tuttuğunu koparan, saat mefhumu tanımayan, sadece Kelebek’te değil, Hürriyet gazetesine de haberleri servis edilen bir gazeteciydi.

Emekli olduktan sonra da boş durmadı. Büyük Çekmece’deki Aqua Marine Su Oyunları Eğlence Merkezi’nde basın danışmanı olarak karşımıza çıktı ve uzun yıllar çalıştı. Bu arada sanat dünyasını tanıtan ilginç ve konulu fotoğraf sergileri ile magazin gazeteciliğinde bir yeniliğe ve ilke imza attı. Örneğin Yeşilçam’ın 100. yıldönümü için kendi kalemi ve objektifinden derlediği, Yeşilçam’a damgasını vurmuş birçok aktrist ve aktörle yaptığı haberler, röportajlar, fotoğraflardan oluşan sergisini, Zeytinburnu Olivium Outlet’te açtı. Tahir Yaman’ın sergileri, birbiri peşi sıra geldi. Her yıl 29 Nisan’da dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kutlanan, ‘’Uluslararası Dans Günü’’nde, yeni bir sergi ile adından söz ettirdi. Bu özel gün için arşivinden seçtiği, Tolga Han, Yonca Evcimik, Hakan Peker, Sait Sökmen, Çetin Cengiz, Nesrin Topkapı, Sibel Can, Asena, Yaşar Alptekin, Burçin Orhon, Jüliyet gibi dans sanatına damgasını vuran Türk dansçılarının çektiği ilginç resimleri, bu sergide yer aldı. Bir sergi de 2013 yılında Anneler gününde, yine Zeytinburnu Olivium Outlet Center’da açtığı ‘’Ünlülerin Anne ve Çocukları” adlı fotoğraf sergisi, büyük ilgi çekti. Tahir Yaman’ın çektiği bir birinden özel fotoğraflardan oluşan sergide, Sezen Aksu, Sibel Can, İbrahim Tatlıses, Ahu Tuğba, Derya Tuna Aydan Şener, Gülşen Bubikoğlu, Şebnem Kısaparmak gibi ünlülerin, çocukları ve kendi anneleri ile birlikte olan fotoğrafları yer aldı.

Anneler gününü düşünen Tahir Yaman Babalar Gününde de, yeni bir sergi ile dikkatleri üzerine topladı. Yine Olivium Outlet’te ünlü babaları, çocukları ile fotoğraf sergisinde bir araya getirdi. Tahir Yaman, “Anneler Günü için benzer bir projeye imza atmıştım. Babalar Günü için de böyle bir şey yapmayı uzun zamandır planlıyordum. Bu sergide Kemal Sunal, Cüneyt Arkın, Barış Manço, Sakıp Sabancı ve Sibel Can dahil onlarca ünlü var. Serginin en büyük özelliği, yıllar önce babalarıyla birlikte fotoğrafları çekilen çocukların, bugün birer yetişkin olmaları.” diyordu. Sergilerinin dışında kurduğu ‘’Yamanmagazin’’sitesinde yine sanata ve sanatçıya dönük haberleri ile mesleğini ilkeli bir şekilde sürdürdü.

Tahir Yaman’ın hareketli hayatı nedeni ile 2016 yılından itibaren hastalıklar yakasını bırakmadı. Son olarak Koah ve kalp hastalığı teşhisi ile Bahçelievler Medical Park hastanesinde tedavi gören Tahir Yaman, 65 yaşını da hastanede kutladı. Kroner yoğun bakım servisinde yatan Yaman’a, geçtiğimiz Şubat ayının 15’inde hemşire Gonca Apraş, Azime Köprücü, Büşra Yılmaz ve doktor Fatih Tekiner tarafından, doğum günü sürprizi yapıldı. Bir pasta ile doğum günü kutlanan Yaman, hasta yatağında doğum gününün hatırlanmasından, çok mutlu olmuştu. Nedense yüz rengi nedeniyle ‘’Arap Tahir’’ olarak çağrılmak isterdi. Hürriyet Gazetesinin ‘’Arap’’ lakaplı çalışanlarını sıraladığım bir yazımda, bana telefon ederek ‘’Ağabey Arap Tahir’i nasıl unuttun’’ diye serzenişte bulunmuştu. Gerçekten de Bulvar Gazetesinde çalışırken Arap turistlerin Türkiye’ye akın ettiği bir dönemde, lüks otellerdeki yaşamlarını anlatmak için, Tahir Yaman’a Arap kıyafeti giydirerek, Büyük Tarabya oteline göndermiştik.Tahir Yaman ‘’Asırlık Çınar Yeşilçam’’ adlı belgesele konuşmacı olarak davet edilmişti. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Burak Çelik’in yaptığı belgeselin çekimleri, Film San Vakfı tarafından gerçekleştirilmişti. Bu belgeselde Tahir Yaman, Hülya Avşar’ın güzellik kraliçesi seçildiği ve sinemaya ilk girdiği yıllarda Kadir İnanır ile oynadığı ‘’Bir Yabancı’’ dalı filmde, yaralanma anını görüntüleyen ilk gazeteci idi. Belgeselde bu olayı şöyle anlatmıştı:

‘’Hülya Avşar’ın karın bölgesine yerleştirilen fünyeler aniden alev aldu. Bu sırada sette ben de resimler çekiyordum. Hülya Avşar acı içinde yere düştü. Kadir İnanır onu kucağına alarak bir taksi ile hemen hastaneye kaldırdı. Olayı her yönü ile fotoğraflamıştım. Ancak set işçileri makinemdeki filmi zor kullanarak aldılar.’’

“Kirpi” adlı filminde Güven Kıraç’ın canlandırdığı Tahir karakterinin, aslında kendisi olduğunu belirten Tahir Yaman, “ Filmde güzel kadınların fotoğrafını çeken.Tahir Ajans sahibi Tahir Yaman karakteri, beni yansıtıyordu Ben de bol bol güzel kadın fotoğrafı çekmiştim. Üstelik ‘Kirpi’deki Tahir Yaman kadar çapkındım. Senaryolaştırılan kitabın yazarı merhum Sulhi Dölek, yaptığım haberler ve girişken yapım nedeniyle beni dikkate almış, bu hikayeye katmıştı” dedi.

Bu dünyadan, sanat dünyasında ve meslektaşları arasında her zaman hatırlanıp anılacak bir Tahir Yaman geçti. Allah rahmet eylesin..

Cemil Özyıldırım