Hürriyet Gazetesi’nin bir güzel adamı Hayati Miroğlu..

Bugün köşemizin konuğu, Karadeniz insanının sıcaklığını bulunduğu her ortamda yansıtan, Hürriyet ulaştırmada sembol olmuş isimlerden biri olan Hayati Mimiroğlu.

Hayati MİMİROĞLU

Hayati Mimiroğlu’nu fotoğraf köşesine aldığımda, benim için çok gecikmiş olan bir buluşmaydı.

Bu karedeki fotoğraf aslında bir nevi ‘’usta çırak’’ buluşmasıydı.

Doksanlı yılların ikinci yarısında gazeteye başladığımda Hayati Mimiroğlu adında yağız bir delikanlı ile danışmada aynı masada, aynı işi yapma imkanı bulurken bana karşı sıcaklığını, samimiyetini hiç esirgemedi.

Tecrübelerini ’’ ha uşağum’’ diyerek, bazen sırtıma vura vura, bazen de kulaklarımı çeke çeke anlattı.

Tabi o zaman ben, yirmili yaşlardayım. Sesimi çıkaramıyorum ve içimden diyorum ki; ’’Bu adam nasıl bir adam’’?

Bu adamın sataşmalarına bazen kızarken, bazen de bu tatlı sataşmalar benim ve etrafındakilerin neşe kaynağı oluyordu.
Aradan zaman geçtikçe Hayati Mimiroğlu’nun nasıl bir adam olduğunu anladım.

Peki, Hayati Mimiroğlu nasıl bir adam? Buyurun hep birlikte okuyalım.

Görele’nin Hürriyet’e gönderdiği son derece sempatik bir adamdır.

Hürriyet Danışma’da insanların sevgilisiyken, Hürriyet ulaştırmaya geçiş yapıp, yirmi yıl gibi bir süre çalışarak ulaştırmada sembol olmuş muhteşem bir insandır.

Ulaştırma masası son derece yoğun ve sitresli bir masa olmasına rağmen, asla neşesini kaybetmemiştir.

Yanına gittiğinizde, masa telefonları susmak bilmemesine rağmen gözleri ile bizimle iletişim kurarak o anda bile bizleri güldürmeyi başaran nadir insanlardan biridir.

Araç istediğinizde ‘aracım yok, araç veremem’ cümlesi yerine ‘aşırı yoğunluktan dolayı biraz beklemeniz gerekmektedir. Sizin için gecikme olabilir, isterseniz yine de telefonunuzu verin sizi aramaya çalışıyım’ derken aslında mesaj netti.
’’ Aracım yok, ne aracı, veremem, başının çaresine bak’’ der gibiydi.

Hayati Mimiroğlu, kendine özgü olan yöntemi ile insanların gönlüne taht kurmuş dost canlısı bir adamdır.

Hayati Mimiroğlu,

Bulunduğu yere neşe saçar.

Espritüel yönü ağırdır.

Yüzünden gülümseme hiç eksik olmaz.

Konuşkan oluşu Karadenizliliğine en büyük örnektir.

İletişimi kuvvetlidir.

Samimi ve candan oluşu insanları kendisine çeker.

Yapıcı bir karakteri vardır.

Denizi ve denize dalmayı çok sever.

Son olarak,

Hayati Mimiroğlu’nun benim ustam oluşu, beni hep mutlu etmiştir.

Onun kadar espirili ve güler yüzlü olamasam da konuşkanlığımı, iş ahlakını ustamdan kaptığımı söyleyebilirim.

Ustama, emekliliğinde sağlık, sıhhat ve keyifli bir hayat diliyor, buradan sevgi ve saygılarımı gönderiyorum.
#cihanınfotoğrafköşesi

Cihan Taşçı