Ünlü gazeteci Fikret Ercan yaşadığı aile dramını açıkladı: “Amcamı kendimiz çıkardık, battaniyeyi kefen, bir kapıyı da tabut yapıp defnettik.  Yetkili yok. Çünkü hepsi enkaz altında. Paranın kredi kartının hiçbir değeri yok”

DÜNYANIN SONUNU GÖRDÜM
20 yıl önce bugün hayatıma kazınacak 4 günün başlangıcıydı.
Sabaha karşı sarsıntıyla bahçeye çıkmıştık.
Havuzun suyu çalkantı ile yarısı boşalmıştı.
Televizyonda ilk haber Avcılar’dan geldi.
İzmit ve Gölcük’ten net olmayan haberler vardı.
Amcam, kızı ve torunu ile Gölcük’teydi. Telefonuma cevap vermiyorlardı.
Sabah 07.00’de Elbisemi giydim ve “Nesrin, hadi birlikte Gölcük’e gidelim. Bakarız ve ben toplantıya yetişirim” dedim.
İzmit’e kadar her şey sakindi. Gölcük’e dönünce tuhaflıklar başladı.
Köprüler yerinden oynamış, yollar kaymıştı. Bir araba ikinci kata saplanmıştı.
Amcamların yoluna saptık. Bütün siteler çökmüştü.
Ama etrafta kimse yoktu.
“Kurtulmuşlar” diye düşündüm.
Ölmüş olacakları aklımdan geçmedi.
Amcamların blok da yol seviyesine inmişti.
Panikle koştururken amcamın kızı bizi görünce ağlayarak “Abi oğlum ve babam enkazda” dedi.
Enkaza çıkmaya çalıştım, böyle olmayacaktı. Elbiseyi çıkardım.
Enkazda bir eşofman altı buldum. Çıplak ayak ve fanila ile 4 günü böyle geçirdim.
Oraya gelen yakınlarımızla 27 saat uğraşarak amcamın torunu Onur’u kurtardık.
Yukarıdaki röportaj ona ait. Amcamı kaybettik.
Çıkarmak için bir kepçe operatörüne para ve yüzük teklif ettik.
“Abi aşağıda yaşayanlar var onları bırakamam” dedi.
Kefen yok, tabut yok.
Amcamı kendimiz çıkardık, battaniyeyi kefen, bir kapıyı da tabut yapıp defnettik.
İnsanlar aç , yardım eden yok, yetkili yok. Çünkü hepsi enkaz altında.
Paranın kredi kartının hiç bir değeri yok.
Yaşadıklarımızı ve gördüklerimizi anlatmaya yer yok.
4 gün sonra gazeteye başka bir insan olarak döndüm.
Orada olanların kimse farkında değildi.
Dünyanın sonunu görmüştüm.
İki dedesini ve babasını kaybeden Onur @soxius güzel yazmış okuyun…

Fikret Ercan

Fikret Ercan – Deprem