Babaanneye veda.. Ayça Denker yüreğinden dökülenleri yazdı..

BUGÜN BEN SUSTUM. BUGÜN GÜN IŞIĞIM, GONCAM KONUŞTU.
Bİ YİTİK CİĞERİM VAR, NEFESİ TÜKENENİM VAR, O SESSİZE NEFES OLAN YANIM, SEBEBİM KONUŞTU….

Yüreğimin ilk sızısı.. Babaanne torun ilişkisi değil. “Bir doğurmadığı kaldı” denir bizim bağımıza. Bilfiil 19 sene yaşadım onunla. Doğdum koynuna, biraz büyüyünce bir odada. Korkup yine girdim koynuna çoğu zaman.. Biraz daha büyüdüm beraber bir evde yaşadık. Her sabah uğurlar her akşam camlarda beklerdi. Ne seninle ne sensiz diye diye yaşardık.

Hep korkardım, yaşlandı ya bişey olursa ne yaparım diye. Çok küçüktüm trene binerdik, niyeyse Samatya treni hep korkuturdu beni. “Şimdi burda babaanneme bişey olsa, beni bu çingeneler kaçırır mendil sattırır” diye korkar yalvarırdım binmeyelim diye “bineceksek de nooolur bisey olmasin babaaanne sana” diye ağlardım. Sonra baktım 19 yaşlarında kendi kendime ölümle travmalar yaşatıyorum iyice..

En zor kararimi verdim. Küs olup yuvadan uçma zamani geldi Türkan hanim.. ikimize de zarar bu birbirimize bağımlılık. Uctum da hep oradaydim. Aşçı oldum, her ziyarete gidisimde “sen evde aç kalirsin, yemek yapabiliyor musun?” diye agladi. Calisirken yemek de veriyorlar mi diye agladi. Asciyim babaaanne derdim; e o zaman isiniyor mu ev Der yine de aglardi.. Omru bendim. Oyle sevgi! Benim sevgime sıfat yok…

Gecen ay doğum günümde 70 yil taşıdığı kolyesini, yuzugunu hediye etti bana. Hayatimin en gam en ağır hediyesiydi.

“bana bu kolyeyi operek teselli bulacak ozlemler yasatma yalniz!”

dedim diye beraber aglamistik.

Bu gece o gece iste… Dun gece gencliginde yilbasi icin kendine diktigi yesil bluzuyla girdim 2017’ye. Bir de fotograf cektim gosteririm diye.

Bu sabah ani bir karar verdi benim kuzum…40 tane gencecik bedene uzulerek uyudugum geceye biraz antremanli uyandim herhalde. Korka korka dusundugum gibi dişa akan yaşlarla parcalamadim kendimi. Ama icimden cikis yok..İcim cok daginik. İcim cok kirik. Canimin ilk acisi..

daha vurmadi.

Hala isin icinde degilim.

Bosluktayim ama daha vurmadigini hissediyorum. Ama biliyorum ki zoraki riuelleri reddederek yasayacagim bu deneyimi..

Kimseye helva yaparak, ev icinde dolusup aglayarak, feryatlar icinde ugurlayamayacağım seni yuregimin icine.. istedigimi yasayarak veda edeceğim.

Kendi sozcuklerimin oldugu dualarla.

Her yere birseyler yazarak belki..

ezberlerle degil, hislerle uğurlayacağım…

AYÇA DENKER