Azerbaycan kökenli atlet Ramil Guliyev, Türkiye atletizm tarihinde bir ilki gerçekleştirdi ve dünya şampiyonalarında altın madalyaya ulaşan ilk milli atlet oldu.
1990 doğumlu Guliyev, Londra’da düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası’nda 20.09 saniyelik derecesiyle birinci oldu ve altın madalyaya ulaştı.
2011 yılından bu yana Türkiye adına yarışan Guliyev aynı zamanda Fenerbahçe’nin sporcusu.
İlk olarak ne zaman dikkatleri üzerine çekmişti?
Guliyev henüz 17 yaşındayken kısa mesafe yarışlarda adından söz ettireceğinin sinyallerini vermeye başlamıştı.
2007 yılında Çek Cumhuriyeti’nin Ostrava kentinde düzenlenen Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası’nda 200 metrede ikinciliği göğüsleyen Guliyev, o yıllarda efsanevi atlet Usain Bolt’un gençler atletizm şampiyonalarındaki derecelerini zorlamaya başlamıştı bile.
Guliyev aynı yıl Sırbistan’ın başkentinde düzenlenen Avrupa Atletizm Şampiyonası’ndaysa 200 metrede altın madalyaya ulaşmayı başardı ve 100 metrede de gümüş madalyanın sahibi oldu.
2009 yılına gelindiğinde yine Sırbistan’da ancak bu kez Novi Sad kentinde düzenlenen Avrupa Gençler Atletizm şampiyonasında Guliyev 100 ve 200 metrede birer madalya daha kazandı.
100 metrede gümüş madalyayı kazanan Guliyev, 200 metrede ise altın madalyaya ulaşmayı başarmıştı.
Guliyev aynı yıl Dünya Atletizm Federasyonları Birliği (IAAF) tarafından ‘Avrupa’nın gelecek vaat eden genç atletleri’ sıralamasında da Fransız atlet Christophe Lemaitre’in ardından ikinciliği almıştı.
Azerbaycan dönemi
Ramil Guliyev, 100 ve 200 metre yarışlarında gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çekerken Azerbaycan adına mücadele ediyordu.
Bakü doğumlu atletin antrenörlüğünü de eski bir Azeri milli atlet olan Eldar Guliyev üstleniyordu.
Eldar Guliyev, 2010 yılında kalp krizi sonucu hayatını kaybetmiş, Ramil Guliyev yaşadığı acı ve sakatlık sorunları nedeniyle İspanya’nın Barcelona kentinde düzenlenen Avrupa Atletizm Şampiyonası’na katılmama kararı almıştı.
Türk vatandaşlığına geçiş ve tırmanan gerilim
2010 yılında Guliyev, kulüpler bazında Fenerbahçe ile sözleşme imzalamış ve İstanbul’a yerleşmişti. 2011’e gelindiğindeyse Guliyev, Türk vatandaşlığına geçme kararı aldı.
Fakat Azerbaycan, Guliyev’in sadece maddi çıkarlar nedeniyle Türkiye adına yarışmak istediğini ileri sürerek, atletin uluslararası müsabakalarda mücadele etmesini engelleyebileceğinin sinyalini verdi.
IAAF yönetmeliklerine göre Azerbaycan, Guliyev’in 2014 yılına kadar tüm uluslararası şampiyonalara katılımını engelleme hakkı bulunuyordu.
2012 yılında Azeri basınına bir röportaj veren dönemin Azerbaycan Spor Bakanı Azad Rahimov, Ramil Guliyev’i ‘Karşılanması imkansız taleplerde bulunmakla’ suçluyordu.
Rahimov, bir röportajında “Ramil her ay 5.000 dolar maaş talep etti. Bir de daire istedi. Biz de ona dedik ki, ‘Senin bugüne kadarki en büyük başarın Avrupa gençler şampiyonluğu. Sen önce kendini göster, kazancın da ona göre artacaktır.’ Ama o çabuk yoldan daha fazla para kazanma yolunu tercih etti” diyordu.
Ramil Guliyev ise Azerbaycan Milli Takımı’nı maddi çıkar için bıraktığı iddialarını yalanlayarak Türkiye’de ve Fenerbahçe’de kendisini daha fazla geliştirme fırsatı bulduğunu söylüyordu.
Guliyev 2016 yılında Rio Olimpiyat Oyunları öncesinde TRT’ye verdiği röportajda “Azerbaycan’da atletizm konusunda bir heyecan yok. Hiçbir şey yapmıyorlar. Kamplar yok, antrenman için bir imkan yok. Türkiye ise kardeş ülke. Çok yakınız” diye konuşmuştu.
Azerbaycan’ın yasağı
Azerbaycan Atletizm Federasyonu, 2010 Avrupa Atletizm Şampiyonası ve 2011 Avrupa Salon Atletizm Şampiyonası için Guliyev’i milli takıma davet etmiş ancak Guliyev davetleri geri çevirmişti.
Bunun üzerine Guliyev, IAAF’a şikâyet edildi ve başka bir ülke adına yarışması durumunda vatandaşlıktan çıkarılmakla tehdit edildi.
Hatta Azerbaycan’a giriş yaptığında tutuklanması talebinde de bulunuldu.
O dönemde Guliyev, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları’nda Türkiye adına yarışamadı.
Azerbaycan’ın koyduğu yasak Nisan 2013’te doldu ve Guliyev Türkiye formasıyla yarışlarda yer almaya başladı.
Türk Milli Takımı ile gelen başarılar
Guliyev Türkiye adına ilk büyük yarışına 2015 yılında Pekin’de düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası ile çıktı.
Burada 200 metre finalinde 20.11 saniyelik derecesiyle 6. Olan Guliyev, aynı yıl Hırvatistan’ın başkenti Zagreb’de düzenlenen IAAF World Challenge tunuvasında 200 metredeki 19.88 saniyelik derecesiyle Türkiye rekorunu kırdı.
Guliyev 2016 Rio olimpiyat Oyunları’nda ise beklediği başarıyı yakalayamadı ve 20.43 saniyelik dereceyle 8. sırada yer alabildi.
Son olaraksa Londra 2017 Dünya Atletizm Şampiyonası’nda öenmli rakiplerini geride bırakan Ramil Guliyev 20.09’luk derecesiyle altın madalyaya ulaşmayı başardı.
Guliyev 2015 yılında verdiği bir röportajda ise ‘devşirme atlet’ eleştirilerine sitem ederek, “Ben yarışta sadece kendi adımı göstermiyorum. Adımdan önce Türkiye Bayrağı geliyor. Podyuma çıkınca da ülke bayrağı göndere çekiliyor. Biz de bunu başarmak için çalışıyoruz” demişti.
