Dürüst kalem Zafer Arapkirli sonunda isyan etti! “Bankalar işi çirkefliğe döktü! Yedi ceddiniz iyi gün görmesin” dedi!

zafer

Dürüst ve korkusuz kalem Zafer Arapkirli, halka karşı cellat olan bankaları yazdı.
İşte o yazı

BANKALAR İŞİ ÇİRKEFLİĞE DÖKTÜ

Hatta, daha da ileri gideyim, (bir sayın devlet büyüğümüzden ödünç ifadelerle) Cibiliyetsizliğe, Ahlaksızlığa, Şerefsizliğe, Ciğersizliğe döktü.
Olay şu:
Pek çoğumuzun olduğu gibi, benim de bir iki bankaya kredi/kredi kartı borcum var. Bunları, çoğumuzun (eğer Ağaoğlu, Şahenk, Koç, Ciner, Sabancı, Şara, Cengiz, Çalık, Zorlu, Özdemir filan değilseniz) olduğu gibi, kısıtlı gelirimle mümkün olduğunca kapatmanın gayretindeyim. Ama kimi zaman zorlanıyorum.

Benden alacaklı olan (milyon dolar filan değil – birkaç yüz liradan söz ediyorum) bankalardan birinin tahsilat servisi, geçenlerde aradı:

– Geciktiniz. ne zaman ödeyebileceksiniz?
– Filanca tarihte ödeyebileceğim.
– Ama bir an önce ödemeniz gerekiyor.
– Dedim ya. Filanca tarihte ödeyebileceğim..
– Ama…
– Dediğimi duydunuz.
– Ama geciktiniz..
– Dediğimi duydunuz..

Sonunda sesler yükseldi. (Not: küfür filan da etmedim) Olay, benimle konuşan görevlinin bir üst amirine aktarıldı filan.

Bu olayın ardından söz konusu banka, beni her gün sabah saat 09:00’da başlayarak yarım saatte bir (kayıtlarda var – yani günde 15-16 kez) aramaya başladı. Evet 30 dakikada bir. Açmıyorum. Ama telefonumu kapalı tutamayacağım için de sürekli çalıyor.

Bunun adı nedir?
Tacizdir.
Şerefsizliktir
Cibiliyetsizliktir
Vicdansızlıktır
Ciğersizliktir.

“İtibarlı” işadamlarının üstelik devlete (yani benim vergilerimle oluşan hazineye) olan yüzmilyonlarca TL’lik vergi borçlarının bile sıfırlandığı, hafiflletildiği, plana bağlandığı bir dönemde, dar gelirli emekli bir gazeteciye bu terbiyesizliğin yapıldığı bri ülkenin yurttaşı olmak bana acı veriyor.

Allah belanızı versin.
Utanın.
Yerin dibine batın.
Yedi ceddiniz iyi gün görmesin.

Zafer Arapkirli

Kaynak: facebook